Geri git   TRForumlari.com > Bilgisayar, İnternet, Ağ, Yapay Zeka, Uzay, Bilim ve Teknoloji > Bilim ve Teknoloji > Yapay Zeka

YAPAY ZEKA VE YENİ TEKNOLOJİLER

 
TRForumlari.com
 
 
Üyelik tarihi: 01 Temmuz 2022
Üye No: 947
Konular: 332
Şehir: Besiktas
Alınan Beğeniler: 6
Beğendikleri: 1
@Giant XTR
Durumu:  

YAPAY ZEKA VE YENİ TEKNOLOJİLER


YAPAY ZEKA (ARTIFICIAL INTELLIGENCE)
Yapay zeka (AI), makineler tarafından sergilenen zekadır. Yapay zekâ, insan zekâsına özgü
olan, algılama, öğrenme, çoğul kavramları bağlama, düşünme, fikir yürütme, sorun çözme,
iletişim kurma, çıkarımsama yapma ve karar verme gibi yüksek bilişsel fonksiyonları veya
otonom davranışları sergilemesi beklenen yapay bir işletim sistemidir. Çevresini algılayan, bir
hedefte başarı şansı maksimize eden eylemleri başaran aygıt olarak tanımlanabilir. Yapay zeka
ile makinelerin karmaşık problemlere insanlar gibi çözümler üretmesini sağlaması
amaçlanmaktadır. Yapay zeka, bir makinenin "öğrenme" ve "problem çözme" gibi diğer insan
zihinleriyle ilişkilendirdiği "bilişsel" işlevleri taklit ettiğinde, genel olarak, uygulanmış olur.
Yapay Zeka, bir bilgisayarın, insanların düşünce sistemine benzer şekilde bilgisayar kontrollü
bir robot veya bir yazılımın akıllıca düşünmesinin bir yoludur. Yapay zeka, insan beyninin
nasıl düşündüğünü ve bir problemi çözmeye çalışırken insanların nasıl öğrenip karar verip
çalıştığını inceleyerek ve daha sonra bu çalışmanın sonuçlarını akıllı yazılım ile sistemlerin
geliştirilmesi için kullanılmasıyla başarılır. SIRI’den, iOS işletim sistemine sahip cihazlarda
bulunan sesli komutlarla çalışan kişisel yardımcı sürücüsüz araçlara kadar birçok alanda yapay
zeka hızla gelişmektedir.
Yapay zeka, Bilgisayar Bilimleri,
Biyoloji, Psikoloji, Dilbilim,
Matematik ve Mühendislik gibi
disiplinlere dayanan bir bilim ve
teknolojidir. Yapay Zekanın
önemli bir itki, akıl yürütme,
öğrenme ve problem çözme gibi
insan istihbaratıyla ilişkili
bilgisayar işlevlerinin
geliştirilmesidir.
Bilgisayarlar bazı sabit programlanmış kuralları kullanarak, mekanik hesaplama yapılması için
çok uygundurlar. Bu zeki makineler, insanların yapmasına uygun olmayan basit monoton
işlemleri doğru ve etkili bir biçimde yaparak işleri kolaylaştırmaktadırlar. Ancak karmaşık
problemlerde işler biraz daha zorlaşır. İnsanlardan farklı olarak bilgisayarlar, özel durumları

algılama ve yeni durumlara adapte olma süreçlerini gerçekleştirememektedir. Yapay zekâ, bu
tarz karmaşık görevlerde, makinelerin davranışlarını geliştirmeyi hedefler.
Ayrıca, birçok yapay zekâ araştırması
bizim akli davranışlarımızı daha iyi
anlamamızı sağlamıştır. İnsanların
problem çözme konusunda, soyut
düşünce, bilinçli tümevarım ve örüntü
tanımaya dayanan ilginç yaklaşımları
vardır. Yapay zekâ bize bu prosesi tekrar
tazeleyerek anlamamızı ve sonrasında var
olan kapasitemizin üzerine çıkma konusunda yardımcı olabilir.
Günümüzde yapay zekânın kullanılma potansiyeli olan pek çok uygulama alanlı bulunmaktadır.
Bu alanlar otonom kontrolü ve hedef tespiti gibi askeri uygulamalardan, bilgisayar oyunları ve
robotik hayvanlar gibi eğlence dünyasına kadar geniş bir yelpazede değerlendirilebilir. Bunun
yanında bankacılık, sağlık ve sigorta şirketlerinde müşteri davranışları ve trend tespiti gibi çok
fazla miktarlarda bilgi işlenmesi gereken alanlarda da kullanılabilir.
Yapay Zeka, çeşitli alanlarda kullanılmaktadır, başlıca uygulamaları;
Oyun - AI, satranc, poker, tik-tac-toe vb. Gibi stratejik oyunlarda çok önemli bir rol
oynamaktadır. Burada makine, sezgisel bilgiye dayalı çok sayıda olası pozisyonları düşünebilir.
Doğal Dil İşleme - İnsanlar tarafından konuşulan doğal dili anlayan bilgisayarla etkileşim
kurmak mümkündür.
Uzman Sistemler - Makina, yazılım ve özel bilgileri, akıl yürütme ve danışmanlık yapmak için
birleştiren bazı uygulamalar vardır. Kullanıcılara açıklama ve tavsiyeler sağlarlar.
Görme Sistemleri - Bu sistemler bilgisayardaki görsel girdileri anlamak, yorumlamak ve
anlamak için kullanılmaktadır. Örneğin, Bir casus uçak mekânsal bilgileri veya bölgelerin
haritasını bulmak için kullanılan fotoğrafları çeker. Doktorlar, hastayı teşhis etmek için klinik
uzman sistemi kullanmaktadır.

Konuşma Tanıma - Bazı akıllı sistemler, bir insan onlarla konuşurken cümleler ve anlamları
bakımından dili işitme ve anlama yeteneğine sahiptir. Arka planda farklı vurguları, argo
kelimeleri, gürültüyü değiştirir.
El Yazısı Tanıma - El yazısı tanıma yazılımı, kağıda yazılan metni kalemle veya ekran
üzerinde kalemle okur. Harflerin şekillerini tanıyabilir ve düzenlenebilir metne dönüştürebilir.
Akıllı Robotlar - Robotlar bir insanın verdiği görevleri yerine getirebilirler. Gerçek dünyadaki
fiziksel verileri, ışık, ısı, sıcaklık, hareket, ses, çarpma ve basınç gibi algılayan sensörleri vardır.
İstihbarat sergilemek için verimli işlemciler, çoklu sensörler ve büyük bellek var. Buna ek
olarak, hatalarından öğrenebiliyorlar ve yeni çevreye uyum sağlayabiliyorlar
Yapay Zeka’nın 20. yüzyıldaki tarihi;
1923 yılında Robot sözcüğünü ilk olarak Çek oyun yazarı Karel Capek kullandı. Robot
kelimesi, Çek diline göre esir anlamını taşıyordu. Capek, yazdığı Rossum’un Evrensel Robotu
adlı oyunda robotların insanlar gibi işe gideceklerini, fabrikalarda çalışacaklarını ve bir süre
sonra dünyayı yöneteceklerini anlatıyordu. Daha sonra Capek’in oyununda kullandığı “robot”
sözcüğü birçok dile girdi ve bilim kurgu film yazarlarının ortak sözlüğünde yerini aldı.
1943 insan beyninin çalışma yapısını taklit ederek geliştirilen yapay zeka tekniklerinden sadece
biri olan Yapay Sinir Ağları için temeller atıldı.
1945 Columbia Üniversitesi mezunları olan Isaac Asimov, Robotik terimini icat etti.
1950 Alan Turing, zekânın değerlendirilmesi için Turing Testi'ni tanıttı ve Bilişim, “Makine ve
İstihbarat”ı yayınladı. Claude Shannon, “Satranç Oyununun Detaylı Analizi” adlı eserini
yayınladı.
1956 John McCarthy “Yapay Zeka” terimini icat etti. Carnegie Mellon Üniversitesi'nde
oluşturulan ilk AI programının gösterimi yapıldı.
1958 John McCarthy, AI için LISP programlama dili geliştirdi.

1964 Danny Bobrow'un MIT'deki tezi, bilgisayarların doğal dili cebirsel kelime problemlerini
doğru bir şekilde çözebilecek kadar iyi anlayabileceğini gösterdi.
1965 MIT Yapay Zeka Laboratuvarı'nda, Joseph Weizenbaum, İngilizce'de bir diyaloğu
sürdüren doğal dil işleme bilgisayar programı olan ELIZA’yı oluşturdu.
1969 Stanford Araştırma Enstitüsündeki bilim adamları Hareket, algı ve problem çözme
özellikli bir robot olan Shakey'i geliştirdi.
1973 Avrupa'daki ilk yapay zekâ araştırma merkezi Edinburgh Üniversitesi'nde kurulmuştur.
1979 İlk bilgisayar kontrollü özerk araç olan Stanford Cart kuruldu.
1985 Harold Cohen çizim programı Aaron'ı yarattı ve gösterdi.
1990 AI'nın her alanında önemli ilerlemeler sağlandı; Makine öğrenmesinde önemli gösteriler,
Vaka-tabanlı muhakeme, Çok ajan planlama, Zamanlama, Veri madenciliği, Web Paletli,
Doğal dil anlama ve çeviri, Vizyon, Sanal Gerçeklik, Oyun
1997 Deep Blue Satranç Programı o zamanki dünya satranç şampiyonu Garry Kasparov'u
yendi.
2000 Etkileşimli robot evcil hayvanlar piyasaya sürülmeye başlandı. MIT, duygularını ifade
eden robot olan Kismet'i yapmıştır.
Günümüzde, yapay zeka yalnızca internet araması yapmak veya araba sürmek gibi ufak
alanlarda kullanıldığından zayıf (dar) yapay zeka şekliyle biliniyor. Araştırmacıların uzun
vadeli hedefi, AGI (Artificial General Intelligence) olarak adlandırılan güçlü (genel) yapay
zekayı oluşturmak. Zayıf yapay zeka satranç oynamak ya da denklem çözmek gibi spesifik
işleri insanlardan daha iyi yapabiliyorken genel yapay zeka (AGI) neredeyse her bilişsel işte
insanlardan daha üstün olması bekleniyor. Yapay zekanın insan kontrolü altında tutulabildiği
takdirde pek çok açıdan insanlığı ilerletecek bir teknoloji olarak görülmektedir ve üretim ve
tüm süreçlerde insanlara destek amacıyla kullanıldığında büyük ölücüde işleri kolaylaştıracağı
beklenmektedir.

ORTAYA ÇIKAN YENİ TEKNOLOJİLERİN
İŞ HAYATINA ETKİSİ
Ortaya çıkan yeni teknolojiler, nesnelerin interneti, yapay zeka gibi gelişmeler, insanların
yaşama, çalışma, eğlenme ve seyahat biçimlerini değiştireceği gibi ülkelerin ve işletmelerin
dünyayla nasıl etkileşime geçebileceği konusunda da değişiklikler getirecektir. Gelecekte
müşteri istekleri değişecek ve daha kişiselleştirilmiş ürünlerin yanı sıra daha geniş kapsamlı ve
daha fazla çeşitlilik talep edilecektir. Küresel rekabette başarılı olmak isteyen şirketler, üretim
ve dağıtım süreçlerinde çalışacak akıllı robotlar ve Ar-Ge, satış pazarlama ve yönetim
süreçlerinde kullanılacak yapay zeka sistemleri ile bunların dış dünyayla bilgi alışverişlerini
sağlayacak becerilere sahip sistemleri kullanmak durumunda olacaklardır. Şirketlerin
üretiminin pazarın ihtiyaçlarını karşılamak için hızlı bir şeklide uyum sağlaması gerekmektedir.
Bunu yapmak Endüstri 4.0 ile mümkün olacaktır.
Endüstri 4.0 ile talepten
ürün/hizmet geliştirmeye,
hammaddenin tedariğinden
üretime, üretimden müşteriye
kadar olan bütün süreçlerin
insan, makina ve bilgi
teknolojileri boyutlarıyla
entegre, karar mekanizmaları
özerk ve her ürün ya da
hizmetin anlık olarak müşteriye özel değer yaratmasının sağlandığı bir mükemmellik
hedeflenir. Endüstri 4.0 ile nesnelerin interneti üretim içerisinde hayat bulmaktadır. Endüstri
4.0 ile fabrikadaki üretim süreçleri birbirleri ile bağlantılı olacaktır. Cihazlar birbirine
bağlandığında, oluşturulan veriler, her cihazın kendi verisini ürettiği yazılımlar aracılığıyla
birbirlerine yüksek hızlı internet desteğiyle hızla aktarılıyor ve ortaya çıkan verilerden alınan
sonuçlara bakarak daha hızlı ve en etkili kararların alınabilmesi sağlanacaktır.

Dördüncü endüstri devriminin
özelliklerinden biri de şirketler
arasında değişen değerlerin küresel
olarak birbirine bağlanmasıdır.
Gelecekte, otomotiv sektöründe,
arabaların konfigürasyonu ve
kişiselleştirilmesi yeni bir boyut
kazanacak, boyut ve şeklini
arabanın bilgi ekranından seçmek mümkün olacaktır. Arabalar artık birbirinin aynısı olmayacak
ve müşterilerin ihtiyaçlarına göre bireysel olarak tasarlanacaklar. Otomobil üreticileri 3 boyutlu
modellerden tasarım verileri oluşturacaklar ve böylece verilerin tedarikçilere göre değişmesi
sağlanacaktır. Tasarım ve modifikasyon süreçleri önemli ölçüde kısalacak, tedarik edilen ve
tamamlanan parçaların yerleştirilmesi de en iyi duruma getirilecektir. Teknik alanda yaşanan
tüm bu gelişmeler ile teknoloji üretimi daha verimli kılmaktadır. Yakın bir gelecekte, üretim
süreci görsel anlatımlarla başlayacak, internet tabanlı sistem, ideal üretim sırasını, üretim
katında bir araya getirecek, ilgili görevli her bir modülü doğru konuma yerleştirecek, ya da
modüller otomatik olarak kendi konumlarını alacaklardır. Otonom araçlar, tesisin lojistik
süreçlerinin verimli olmasını sağlayacaklardır.
Üretim sisteminde modüller üretim için ilk parçadan itibaren hatasız çalışacak, sistem süreç
modülünün ihtiyaç duyduğu şeye ve uygunluk durumuna göre otomatik olarak neye
yöneleceğini bilecektir. Daha fazla çok yönlülük, optimum düzeyde kaynak verimliliği
sayesinde ürünlerde her zamankinden daha çok kişiselleştirme imkanı söz konusu olacak,
Endüstri 4.0 iş hayatını daha çok kolaylaştıracak çözümlerin oluşturulmasına ön ayak olarak
özel olarak hazırlanan ürünlere yönelik müşteri taleplerini karşılayabilecektir. Ayrıca, Endüstri
4.0’ın merkezinde yatan akıllı makinelerin birbiriyle konuşması, seri üretimde ciddi bir artışı
ve bir sonraki adımda kişiselleştirilmiş üretimi doğuracaktır. Üretim ve teslimat süreçleri tek
bir noktadan kontrol edilecektir. Bu süreçte çıkan veriler analiz edilerek üretimde maksimum
verimliliğe ve hatta mükemmele yakın ürünlere ulaşılması mümkün olacaktır. Birbiriyle
konuşan bağlantılı makineler, ürünün kalite kontrolünü yapıp, üretim sürecindeki hataları daha
hızlı tespit etmeyi sağlayacak, tüm bu sürecin yönetildiği akıllı fabrikalarda üretim büyük veri
analiziyle daha verimli olabilecektir. Bu da üretim, teslimat ve satış sonrası hizmetlerde önemli
bir kalite artışını tetikleyecektir.

Endüstri 4.0, üretim teknolojilerindeki değişikliklerle birlikte doğrudan ekonomiyi, çevreyi,
istihdamı ve dolayısıyla toplumun tüm kesimlerini etkileyecektir. Bu durumla birlikte dünya
ekonomisinde yakın ve orta vadede önemli değişikliklerin olmasını bekleyebiliriz.
Bütün bu gelişmeler ışığında, tam zamanlı işlerle bağlantılı güncel yaklaşımlar değişime
uğrayacak, istihdam değişimi zorunlu hale gelecek ve mevcut durum toplumun ihtiyaçları için
yetersiz kalacaktır. Teknolojinin ve internetin yaşamlarımızı çok hızlandırdığı günümüzde; iş
tanımları, iş yapma şekilleri, iş süreçleri, finansman modelleri, çalışma yerleri ve meslekler
bundan 20 sene öncesi ile karşılaştırıldığında belirgin değişiklikler
göstermektedir. Günümüzde, akıllı bir telefonu ve dizüstü bir bilgisayarı olan herkes; internete
erişebildiği yerde çalışabilmektedir. Mobilite; sınır olmaksızın erişimin mümkün olmasını
sağlamaktadır. Herkesin kendi odalarında çalıştığı dönemler, yerini açık ofislere, daha sonra da
"home office" dediğimiz evden çalışma yöntemine bırakmıştır. Yakın gelecekte, temel
görevleri yerine getirmek için daha az işçiye ihtiyaç duyulacak. Otomasyonun mavi yaka
işlerine olan etkisi daha az işçi ile aynı işin yapılması şeklinde olacaktır. Yeni teknolojilerin
etkisi beyaz yakalı işlere de yayılmaya başlamıştır. Artık bilgisayarlar daha sofistike işlerde de
kullanılmaya başlanmıştır. Bugün, karmaşık işleri yerine getiren birçok robot bulunmaktadır.
Robotların fabrikalarda yerini almasıyla, üretim ve üretkenlik kas gücü ile değil hayata geçen
fikirle, şirketlerin inovasyon kapasitesi ile doğru orantılı olacaktır. Özellikle bilgisayar
teknolojilerinin olağanüstü hızla gelişimine paralel olarak akıllı fabrika dönemi başlayacak ve
geleneksel yöntemlerle yapılacak üretimler rekabet şansını kaybedecekler. Teknolojik gelişim,
yapay zeka, belli iş kollarının yerini alabilir. Ancak, şu da vardır ki, teknoloji temelde her
zaman net istihdam yaratıcısı olmuştur. Endüstri 4.0 beraberinde, bu makineleri kontrol edecek,
doğru kararlar verebilecek ve bu makinelerin bakımını üstlenecek yetenekli işgücü ihtiyacını
doğuracak, bilişim yetkinlikleri oldukça gelişmiş, akıllı makineleri kontrol edebilen ve
yönetebilen, bu üretim teknolojilerinde çıkan verileri analiz edebilen büyük bir işgücünün
varlığına ihtiyaç artacaktır. Bir tarafta da, bu değişimleri tüm iş alanlarına uyarlamak, benzersiz
insan yeteneklerini daha verimli kullanmak söz konusu olabilecektir. Bu beklentiden yola
çıkınca, araştırmalar bir iyimser gerekçeyi ortaya koymaktadır; teknoloji, üzerimizdeki
gündelik iş yükünü hafifletecek, işimizi yeniden tanımlamamızı, dolayısıyla kendimize ve
işimize daha verimli olmamızı sağlayacaktır.
11
SONUÇ
Yeni teknolojiler ve yapay zekâ insanlık gelişiminin doğal ve kaçınılmaz bir gerçeğidir.
Teknolojik değişimler hayatımızın hemen hemen her bölümünü etkilemektedir. İletişim ve
bilgisayar bilimlerindeki ilerlemeler sayesinde kişisel hayatımızın yanısıra, işin yapısını, işimizi
nasıl ve nasıl yapacağımızın biçimini ve hızını da değiştirmiştir. Bundan dolayı herkes, ister
bireysel ister kurumsal, gelişmeyle karşılaşacaktır. O nedenle bu gelişmeleri yakından takip
etmek, kullanmak ve yararlanmak üzere gerekli yetkinlikleri kazanmak, kullanılması için
gerekli verileri ve bilişim gücünü tesis etmek ve hangi alanlarda nasıl kullanıp,
yararlanabileceğinizle ilgili araştırmalar yapmak gerekmektedir.
Bugün, yapay zekâ yetkinlikleri henüz çok yaygın değildir. Dolayısıyla özellikle aranması,
özellikle yetiştirilmesi gereken vasıflardır. Temelinde iki ana ekseni vardır. Matematik ve
programlama. Dolayısıyla yoğun olarak matematik ve fizik okumuş kişiler ve bilgisayar veya
elektronik mühendisliği okumuş kişiler uygun adaylardır. Bunun üzerine makina öğrenme,
yapay sinir ağları, derin öğrenme ve benzeri özel disiplinler bulunmaktadır. Bunlar master ve
doktora seviyesinde uzmanlıklardır. Ancak bugünlerde çok yaygınlaşan MOOC’larda, yani
online kurslarda da bulunmaktadır. Bu alanda çalışacak kişilerin olabildiğince berrak zihinleri
olmasında, konuya isteyerek odaklanmaları ve bu yöntemlerin temel mantığını anlamaları çok
kritiktir. Zira yapay zekâ, normal programlamadan farklıdır. Yapay zekâ programcının aklına
göre hareket etmez, kendisi öğrenir, anlar ve muhakeme yapar. Geleceğin bilişim modeli
tümüyle bulut tabanlı olacaktır, aynı elektrik sayacı ve enerji santralleri gibi. Ama özel bilişim
kapasitesi gereklidir. Zira normal bilişim mimarileri ve işlemcileri yapay zekânın yoğun ve
karmaşık işlemleri için yeterli değildir. Dolayısıyla yapay zekâ işleri için çok özel altyapılar
gereklidir. Yapay zekânın genellikle, insanlık için faydalı olması, insan hayatı kurtarması,
verimliliği artırması, yaşam kalitesini artırması, arkadaşlık etmesi, trafik sıkışmalarını
önlemesi, enerji tasarrufu sağlaması ve genel itibariyle insanlığın gelişmesine katkıda
bulunması beklenmektedir.
Günümüzde teknoloji şaşırtıcı bir şekilde organizasyonları değiştirmiştir. İş süreçleri
değiştirmiş ve kuruluşlar artık her zamankinden çok daha verimli çalışmaktadırlar. Aynı
zamanda, teknoloji, işletmelerin sınırların ötesinde iletişim kurmasına ve işbirliği yapmasına
olanak tanıyan yeni bir iletişim yolunu da açmıştır.

İnternetin gücü ile birleşen akıllı telefonlar ve tabletler gibi mobil cihazlar, çalışma şeklimizde
devrim yarattı. E-posta iletişimi neredeyse tüm yazılı belgeleri, telefon görüşmelerini ve
faksları değiştirdi. Akıllı telefonlar ve tabletler, kişileri dışarıda iken iş ağını bağlayarak hızlı
yanıt vermeyi sağlamaktadırlar. Örneğin, önemli dosyaları bilgisayarlarınızdan ziyade bir
bulut bilgi işlem sisteminde saklarken, bilgileri her an ve her yerde kolaylıkla erişilebilir hale
getirmiştir. Teknoloji, işletmelerin yeni ekonomik pazarlara girmelerini sağlamış, Yerel
pazarda sadece tüketim malları veya hizmetleri satmaktan ziyade, bölgesel, ulusal ve
uluslararası pazarlara erişebilir olmuşlardır. Perakende web siteleri, küçük işletmelerin çeşitli
ekonomik pazarlarda ürünleri sattıkları en yaygın yöntemlerdir. Ayrıca teknoloji yardımı ile
sanal organizasyonlar artık gerçek olmuştur. İnternet, işletmelerin coğrafi olarak ayrı bir ekip
oluşturarak tek bir birleşik bir organizasyon gibi çalışmalarına imkan sağlamıştır. Video ve
konferans çağrısı, bulut bilişimi ve tüm anında mesajlaşma araçları iş süreçlerini
basitleştirilmiştir. Bu durum daha fazla üretkenlik ve verimlilik getirmiştir.
Geleceğin dünyasında işletmeler, organizasyonda, üretim ve dağıtım süreçlerinde çalışacak
akıllı robotlar, Ar-Ge, satış pazarlama ve yönetim süreçlerinde kullanılacak yapay zeka
sistemleri ile bunların dış dünyayla bilgi alışverişlerini sağlayacak internet nesneleri ve tüm bu
akıllı sistemlerin hep birlikte uyumla çalışması sayesinde daha verimli hale gelecekler ve bu
duruma bağlı olarak da istihdamın yapısında değişiklikler meydana gelecek, işgücü farklı
yetkinliklerle donatılarak standart operasyonların otomasyon tarafından yürütülmesini
sağlamak üzere daha üst düzey işler yapacaktır. Gerek bu sistemlerin geliştirilmesi, kurulması
gerekse kullanılması noktasında donanımlı personel son derece önemli olacak, özellikle veri
analizi, yazılım, sibergüvenlik, robotik uygulamalar, mekatronik, dijital iş süreçleri gibi
alanlarda donanımlı eleman ihtiyacı olacaktır. Dijital dönüşüm ile birlikte her şey; dahili iş
süreçleri, iş yapış teknikleri, müşteri beklentileri çok hızlı şekilde değişmektedir. Bu değişime
adapte olabilen şirketler küresel rekabette de avantajlı bir hale geleceklerdir.

Alıntı ile Cevapla
Yeni Konu aç  Cevapla
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

(View-All Konuyu okumuş üyeler : 1
Giant XTR
Seçenekler